Feth Sûresi'nin on altıncı ayet-i kerimesinde:
Rafi bin Hadic (Radiyallahü Anh) diyor ki:
Biz bu ayet-i kerimeyi okur fakat ne zaman meydana geleceğini, bilmezdik. Hazret-i Ebu Bekir, Ashabı Müseyleme-i Kezzab üzerine Yemame'ye harbe davet edince, ayet-i kerimedeki davetin bu olduğuna kanaat getirdik.

Bu ayet-i kerimede gaybden haber verilmekte ve sonra bu haber meydana çıkmaktadır. Böylece bir mucize meydana çıkmış olur. Mucizeyi inkar eden zındıklara, mülhidlerebir delil olur. Bid'at sahiplerine cevap olarak bu ayeti kerimede, Hazret-i Ebu Bekir'in halifeliğinin hak olduğuna delil vardır. Çünkü, "Yakın zamanda şiddetli zarar sahibi kavm üzerine davet olunacaksınız" buyurularak davete icabet emredilmektedir. Böylece Haret-i ebu Bekir'in halifeliğinin hak olduğu görülmektedir.

Halifeliğinin haklı olmadığını ileri süren bid'at sahiplerine, şiilere ayet-i kerime ile cevap verilmektedir. Bu ayet-i kerimenin Hazret-i Ömer'in halifeliğinin de hak üzere olduğu söylenebilir. O zaman davet olunan harb Rum ve İran için olmuş olur..    
Bu iki sözden başka türlü söyleyen azdır. Gaibden haber vermek Kur'an-ı Kerim'in i'cazındandır.
Bunu ancak Hakk Teâlâ'nın, görüşü kuvvetli kulları anlayabilir..


Feth Sûresi'nin on altıncı ayet-i kerimesi

قُل لِّلْمُخَلَّفِينَ مِنَ الْأَعْرَابِ سَتُدْعَوْنَ إِلَى قَوْمٍ أُوْلِي بَأْسٍ شَدِيدٍ تُقَاتِلُونَهُمْ أَوْ يُسْلِمُونَ فَإِن تُطِيعُوا يُؤْتِكُمُ اللَّهُ أَجْرًا حَسَنًا وَإِن تَتَوَلَّوْا كَمَا تَوَلَّيْتُم مِّن قَبْلُ يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا

"bedevilerden o geri bırakılanlara de ki:"Siz yakında çetin bir harb ehli olan bir kavme, siz kendileriyle muharabe etmek,yahut muharebesiz,onların müslüman olmalarını sağlamak üzere davet olunacaksınız. Binaenaleyh (onlarla döğüşmek hususunda) itaat ederseniz Allah size güzel bir mükafat verir, evvelce döndüğünüz gibi dönersenizsizi elem verici bir azap ile azaplandırır" buyurulmuştur.

Faydalandığım Kaynak
DÖRT BÜYÜK HALİFE
sayfa: 87- 88